VAJİNİSMUS

Vajinismus, vajinaya girme girişimleri sırasında yahut cinsel penetrasyon ihtimalinin ortaya çıkması durumunda, vajinal kaslar olan pelvis tabanı kaslarının kasılması sebebiyle cinsel birleşmenin gerçekleşememesi ve/veya ağrılı olması durumudur. Pelvis kaslarındaki yineleyeci kasılmanın yanı sıra tüm vücut kasılır, kişi bacaklarını kapatır ve endişeyle partnerini iter. Psikofizyolojik bir bozukluk olarak tanımlanan vajinismus, genellikle ilk cinsel birliktelik ile ortaya çıkmasına karşın, olumsuz bir cinsel deneyim sonrasında da kişi vajinismus olabilmektedir.

Vajinismusun Nedenleri

Özellikle cinselliğin tabu olduğu toplumlarda cinsel duyguların bastırılması, ilk geceye dair anlatılan acı hikayeleri, cinselliğin kötü, ayıp, günah olarak görülmesi, kız çocuklarının “bacaklarını kapat, eteğini ört” gibi söylemlerle büyütülmesi, penisin girişinin yasaklanması olarak bekarete verilen önem ve atfedilen değer seksin kötü kadınların yaptığı bir şey olduğuna dair inancın oluşmasına sebep olmaktadır. Kadının kendi bedenini tanımaması, sevmemesi, önceden yaşanmış olumsuz cinsel deneyimler de vajinismusa sebep olabileceği gibi küçük yaşlarda yaşanan cinsel istismar durumlarında kişi yaşadığı suçluluk, kirlenmişlik hissinin sonucu olarak ileriki dönemlerde kendini cezalandırma/kefaret ödeme olarak da vajinismus olabilmektedir. Yine görücü usülü ya da zorla evlendirilme, hamilelikten korkma, baskıcı-otoriter bir ailede büyüme, performans kaygısı yaşama, mükemmelliyetçi kişilik özelikleri taşıma da vajinismusun nedenleri arasında sayılabilmektedir.

Vajinismusta Düşünce-Duygu-Fiziksel Değişim-Davranış Zinciri

Kadının cinselliğe ve cinsel birlikteliğe dair bir takım yanlış düşüncelere sahip olması duygularını etkilemektedir. Ortaya çıkan duygular fiziksel değişimi beraberinde getirmektedir ve sonucunda da bazı davranışlara sebep olmaktadır. Örneğin kadın, vajinasının penisin giremeyeceği kadar dar olduğunu, vajina deliğinin olmadığını düşünür. Bu düşünce kadında korku, endişe, suçluluk gibi duygulara, bu duygular da bedende kasılmaya, kişinin hızla nefes alıp vermesine, terlemesine sebep olur. Tüm bunlar da kadının bacaklarını sımsıkı kapatması, ağlaması ve yaşanan başarısızlıktan dolayı seksi reddetmesi gibi bazı davranışsal sonuçlara yol açmaktadır. Çoğunlukla bu zinciri başlatan düşünceler; ilk cinsel deneyimin çok acılı olduğu, hymen (halk dilinde kızlık zarı olarak bilinmektedir)’in kalın olduğu,-yırtılacağı,-kanayacağı, vajinada penisin girebileceği bir deliğin olmadığı, vajina deliğinin bir penisi içine alamayacak kadar dar olduğu, girmek için zorlanırsa vajinanın parçalanacağı şeklindedir. Oysa ki vajina cinsel uyarılma ile birlikte genişleyebilen, esneyebilen ve dolayısıyla her türlü penisi içine alabilecek bir yapıya sahiptir. Islanmamış ve kasılmış bir vajinanın ağrı ve acı sebebiyle penisi içeri alamaması oldukça normaldir. Cinsel terapist Cem Keçe’nin bu konuyu danışanlara anlatırken verdiğini söylediği güzel bir örnek vardır. Ağzın içindeki epitel doku vajinanın içindekiyle aynıdır. Dolayısıyla ekmeği de ağzınızda ıslatmadan kuru bir şekilde yutmaya kalkarsanız boğazınızda acı hissedersiniz. Bu sebeple kadının kendi bedenini, cinsel organını tanıması ve çiftin cinsellikle ilgili doğru bilgiye ulaşması oldukça önemlidir.

Peki Ne Yapmalı?

Vajinismus olan kadınlar suçluluk, yetersizlik, vajinismus olan kadınların partnerleri de kendilerini reddedilmiş ve öfkeli hissedebilmektedirler. Herkesin yapabildiği bir şeyi yapamamak kendilerinde bir eksiklik olduğunu düşünmelerine sebep olabilmektedir. Zamanla ilişkileri de bu problemden olumsuz etkilenmektedir. Öncelikle unutulmamalıdır ki sağlıklı bir seks hayatı için sağlıklı bir birliktelik gerekir. Bu sebeple çift birbiriyle empatik yaklaşım ile açık bir iletişim kurmalı, birbirlerine dokunmaktan, koşulsuz bir şekilde sevgilerini göstermekten kaçınmamalıdır. Bunu kadının problemi olarak görmeyi bir kenara bırakarak ortak hareket edebilmeli, sabırlı olmalı ve tedavi konusunda çift olarak sorumluluk almalıdır. Alanında uzman bir cinsel terapistten destek alarak bu süreci atlatabileceklerinin bilincinde olmalıdırlar. Vajinismus, psikoterapi desteği sürecinde bazı vajinal egzersizler yapılarak, vajinal kaslardaki kasılmayı istemli hale getirerek, (varsa) travmalar üzerine çalışılarak, cinsel bilgilendirme yapılarak çözülebilen bir problemdir.

Cinsel Eğitimin Önemi

Vajinismus dahil olmak üzere birçok cinsel işlev bozukluğunda cinsel bilgi eksikliğinin, cinsel mitlerin, anne-baba tutumlarının etkili olduğu görülebilmektedir. Yapılan araştırmalar vajinismus ve diğer cinsel işlev bozukluklarına sahip kişilerin birçoğunun aileden cinsel konularda bilgilendirme almadığını, cinsellik ile ilgili bilgilerinin olmadığını, cinsel sorunlardan bahsetme oranınlarının düşük olduğunu, mastürbasyonu zararlı bir eylem olarak gördüklerini ortaya koymaktadır. Bu sebeple doğumdan başlayarak ergenlik dönemine kadar çocukları cinsellik ile ilgili doğru bilgilendirmek, yaş dönemine uygun cinsel eğitimi vermek en azından yanlış bilgi ve inanışlar sonucu yaşanan cinsel problemlerin azaltılması yönünde etkili olacaktır.

Yararlanılan Kaynaklar

Cem Keçe-Cinsel Terapi Eğitim Notları

Hacıoğlu-Yıldırım, M. (2017). Vajinismusun Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri Açısından Diğer Cinsel İşlev Bozuklukları ile Karşılaştırılması. Klinik Psikiyatri Dergisi, 20:37-44.

Hertlein, K. M., Weeks, G. R., Gambescia, N. (2014). Sistemik Seks Terapisi Cinsel Terapi. Pusula Yayınevi: Ankara.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir